B
Bazen bulunmak istemiyorum. Sanırım ayda bir bu ruh haline
giriyorum. İnziva isteği de diyebiliriz ya da görünmezlik pelerinine bürünüp
etrafa görünmeden yaşamaya devam etmek. Sabaha iyi başlamıştım, neden böyle
oldum gene, bilmiyorum. Kendimi sakinleştirmenin bir yolunu bulmalıyım. Her ay
bu çözümsüzlüğü yaşamayı göze alamam…Sakin ol ve bir bardak çay iç Fatma…
Çay iç ve eski fotoğraflara bak Fatma… Ne göreceksin, ne
hissedeceksin bakalım…
Özlem... Alışkanlıklar… Sevdiğim bazı işler…
Türkçe kitap okumak, saatlerce bir kitaba dalıp zamanı
unutmak, bardağımdaki çayın soğuması ve Jelibon’un kucağımda derin bir uykuya
dalması.
Balkonda ardı ardına sigara içip Candy Crash oynamak… Gerçi
özlediğim şey sigara değil de o andaki rahatlığım ve gafilliğim…
Bıkana kadar fotoğraf çekmek… Bir yaprağa, minik bir çiçeğe
ya da çocuklarımın bir mimiğine odaklanmak ve gene zamanı unutmak…
İstediğim anda hareket edebilmek ve deniz kıyısında ya da
ormanda olabilmek… Mevsimlerin değişimini doğada bizzat görebilmek… Ormanda
yürümeyi çok özledim, deniz kıyısında oturmayı da…
Şimdi neden bozuk olduğumu anladım. Birincisi bir güven sorununun
tamir edilememesi, ikincisi de büyük bir hevesle istediğim bir yolculuğun
resmen sabote edilmesi. Arkadaşım,
gelmek istemiyorsan gelme, ama hem gelmek istemediğin halde tamam diyorsun ama
bir yandan da sanki herkesin hevesini kaçırmak için elindeki imkânı
kullanmıyorsun…
Paradan tiksiniyorum…
Sonuç; kafam bozukken kendimi sakinleştirme yollarımdan
uzaktayım, gerçekten fazla imkânım yok elimde… Bu yüzden gerilimlerimin süresi
uzuyor… Rabbim kolaylaştır ve şifa ver…
Yorumlar