Rahat zamanlar

Ruhumu sıkıştıran günleri yaşıyor olsam da rahat zamanlarım da olmuyor değil..Arada nefes aldıran,sanki hiç gailem meşgalem yokmuşcasına saatlerin uzayıp gittiğ ama gidenin de ardından üzülmediğim anlarım oluyor..Sakinleşme,içimden gelen sesleri dinleme seanslarım da diyebileceğim bu anlara ne denli ihtiyacım olduğunu daha iyi anlıyorum...Mesela bu gece oturdum elli (50!) kadar kurşun kalemin ucunu açtım,yavaş yavaş,hiç acelesiz,tasasız...Tükenmez ve pilot kalemlerin yazıp yazmadığını kontrol ettim...Adımı yazdım defalarca,imza denedim...Ellerim avuçlarım rengarenk oldu...Bütün kırtasiye depomu elden geçirdim,düzenleyip yerlerine yerleştirdim...Çok da rahat ettim vallahi...Üniversitedeyken geceleri yemekhaneye iner,patates kızartırdık 15 kişilik...Ben her zaman soyucu takımında yer alırdım..Patates soyma bende ruh arındırıcı etki yapıyor,kendimi dinleyebiliyorum...Kalem açarken de aynı huzuru buldum...

İki gün önce de sokağın karşısında oturan roman komşularımızın kına geceleri vardı..Tam bir sokak eğlencesi yaptılar...7-8 saat roman müziğine maruz kaldım..İlk saatler eğlenceliydi ama 3.saatten sonra körelme ve duyum eşiğimde aşınma meydana geldi...Ufaktan kıvırmaya ve sıyırmaya başlayınca " n'oluyoruz " dedim kendime..Ben ki oynama özürlüyümdür...Ama onca saateten sonra çok derinlerde gizlenen kıvırma yetimi keşfettim...O akşam müzik çaldı ben oynadım..Oynadık...Camlardan sarka sarka oynayanları seyrettik..Yetmedi aşağı inip yakinen izledik...Ertesi sabah sanki kendi kınamın yorgunluğuydu yaşadığım..Her şeye rağmen bu da rahatlatıcıydı valla...

                                                                   fotoğraf için

Rutini bozan böylesi basit eylemler nasıl da değerli yaşantımızda...En azından benim için...Dün bir sınıfı sınav yaparken bi ansiklopedi cildi buldum,okumaya başladım..Altını çizmek,not almak,dahası aynı işleri kütüphane ortamında yapmak istedim...Şöyle sakin kafayla,bi uyuklayıp bi fırt kahve çekip soğuk soğuk ders çalışmayı canım çekti...Özledim galiba kitap-kalem-kağıt üçlüsünü....Her yanımdan kağıt-not vs.nin fışkırmasını,çalışılacak derslerin,özetlerin birikmesini,harita çizimlerini......Sınav heyecanlarını.....İçimde bir inek besliyormuşum da haberim yokmuş...

Ha bu arada,her sınava baş vuruyorum...Ösymye iyi para kazandıracağım bu gidişle...Ygs ye girmiştim,güzel bi puanım da oldu nur topu gibi....Alanımla ilgili CBS programı var,ona niyet girmiştim sınava,ama puanım yüksek gelince başka bölümlere de gözüm  kaydı...Fotoğrafçılık-kameramanlık,aşçılık,optisyenlik,organik tarım, vs...bir sürü bölüm başımı döndürdü..Dört yıllık okumayı kafam kaldırmaz,sabredemem de iki yıllık olunca geçer gider diyorum,tabi okuldan nasıl izin alıp hangi arada gidebilirim o da ayrı bir denklem ama kısmet inşallah....

Pazar günü de Kpds ye gireceğim inşallah....İngilizcem eh seviyesinde,çok nötr biçimde sallayacağım...Sırf meraktan giriyorum bu sınava da...Çünkü çıkmış sorulan bir tanesini çözmem bile 15 dakikamı alıyor...Tamamen boşverip,Allah ne verdiyse atıp tutacağım...Bakalım sonuç ne olacak...

Yarın 19 Mayıs,okulda törenimiz var,maaile ordayız.....ondan sonra da Allah kerim... vesselam....


Yorumlar

Patates soyma ve kalem açmanın ruh arındırıcı etkisi düşününce çok mantıklı geldi :)
Rahat günlerinin daha çok olması dileğiyle.
Fransali Gelin dedi ki…
Merhabaa, oncelikle bloguma ugrayip yorum yaptigin icin tesekkurler :)

Sinava girmissin umarim iyi gecmistir. Parkimizi sormussun evet orasi halil rifat pasa parki :) 54E nin arkasindaki :)))

17 yillik mahallemdir orasi :). Sendemi orda oturuyorsun?
aysarayı dedi ki…
talatpaşada otururduk ailemle...ama o parka ve mahalleye çok sık gideriz..hatta ilerde yaşamaı düşündüğüm yerlerdendir...

Bu blogdaki popüler yayınlar

B

Yeniden Başlayabilmek

evli evine,köylü köyüne...