Ruh halim kısaca bu…Günün getirdiklerine bağlı olarak ya içimde yükselen bir fırtına ya da kuzu gibi sakin bir ben var …durulduğumda “tamam,iyiyim”diyorum da nedensiz ağlamak da neyin nesi oluyor,buna anlam veremiyorum…hıçkırıklar kopuyor,dışarıdan ise ses çıkmıyor.. Geçen haftadan sözleştiğim bir arkadaşıma gittim salı sabahı,kahvaltıya..çocuk derdi olmadan keyifle üsküdara indim..serpil,tarih eğitimi almış coğrafyaya da hakim aynı zamanda psikolojide yüksek yapan benim hayat koçum diyebileceğim biri..zor zamanlarımda beni dışarıdan gözlemler,ve de net görebilir içimi..buna uygun çözümler buldurur bana..rehberlik yapar..rahatımdır yanında…sigaramı da içebilirim,(ortam da bebe de yok,bekar evi ortamı var) gürültülü de gülerim..keyifliyimdir onunla yani..bol bol dertleşip kurt atarız ruh dağımızdan…gene işte onun yanından böyle “iyiyim”şeklinde ayrıldım..atatürk kitaplığına gitmek için otobüs beklerken son dakikada karşı durağa geçtim,ve tanışmak için can attığım,canıma can katan bi...