İLK İZLENİMLER (KASIM 2021)
Oteldeyiz beş gündür, demiryoluna ve pazar günü inlerin cinlerin top oynadığı bir otoparka bakıyor penceremiz. Saat dokuza doğru kapımız tıklanıyor, kahvaltı saati. Maskelerimizi takıp yeni ve değişik yiyeceklerle tanışma tatma heyecanımız azalmış şekilde kahvaltımızı alıyoruz. İngilizce Türkçe Almanca tarzanca….Güvenlikçi abi Türk, bize yardımcı oluyor, eksik bir şey var mı, çocuklar bir şey ister mi diyor. Her şeyden bol bol veriyorlar, kalabalık aileyiz diye. Bir ara aseton ve diş ipi istesem tuhaf olur mu diye düşündüm ve istemekten vazgeçtim. Kapımızın önünde iki tane kasa var, elma suyu ve maden suyu karışımı bir içecek ve içme suyu. Biz bitirdikçe kasa yenileniyor. Çocuklar bayılıyor Apfelschorle’ye… Hele Yusuf, çikolatalı süt klasik 200 ml yerine 500 ml kutu ile gelince çocukça şaşırıyor… Zaten bu aralar içeceklerin hacimleriyle çok ilgili… Portakal suyu da 1500 ml, soda 500 ml diye… Kahvaltıda meyveli yoğurtlar, baharatlı krem peynirler, çocukluğumun taç krakerine benzeyen krakerler…
Gün içinde zihnim dur diyene kadar Almanca çalışıyorum, sık sık çay ve kahve molaları veriyorum. Yemek saatleri tek atraksiyonumuz. Çocuklar televizyonda zorunlu alman çizgi filmlerini izliyor, Allahtan birkaç kelime seçebiliyorum. Kitap okuyacak motivasyonum yok, otelin internetini en faydalı şekilde kullanmak istiyorum çünkü. Ders ve spor videoları da indirdim bilgisayara, daha sonra kullanmak için. Kampta internet bağlantısı oldukça zayıf, o yüzden fırsat varken stok yapıyorum bu şekilde.
Bir saattir Güllü dinliyorum, bu kadının sesini ve
şarkılarını çok seviyorum. Onu dinlediğimde inanılmaz şekilde konsantre
olabiliyorum ve sakinleşiyorum. Üniversite sınavına hazırlanırken de çok
dinlemişliğim vardır. Yazmak için 10 gün gerideyim ama bugün de bu kadarla
kalsın.
Şunu da ekleyeyim, şehirde şahin görmek bizim için ilginçti.
Yorumlar