İçimdekiler
Yine bir iç döküş yazısına başlayacağım galiba..Uzun süreli ayrılıkların sonucu oluyor böyle...Zaten bir işe yoğunlaşınca geri kalan her şey öylece duruveriyor..Ama sabit değil de kaynayan bir kazan gibi..Kimi olayı klasik bilinçaltına itmeyle,kimisini bastırmayla halletmeye çalışıyorum..Ama basıncı alınmamış bir kazan bu..Her an büyük patlama olabilir içimde... Geçen cuma eve taksiyle dönmek zorunda kaldım,o kadar ödev,kağıt vs.birikti ki...Hala da çalışma odamın büyük kısmını işgal ediyorlar..Haftasonu hiçbirşey yapamadım...Girmem gereken sınavlarım var,online da olsa,kopye olasılığı da var olsa,bir stres oluyor üzerimde..Bir de anlamadan öğrenmeden geçmek de istemeyişimin etkisi var tabi... Çocuklar ilgi istemekte,o denli ki,en geç 8 de yatarlardı,şimdi nerdeyse 11 e kadar benim ayağımdalar...Yusuf olayı abarttı,sırt sırt deyip tepeme dek çıkıyor...Yemeğini bile tepemde yiyor...Aslı'nın işi gücü "barbi konuşturmaca oynayalım" da...En nefret ettiğim şey..Resmen kend...