fotoğraf yaz'ı
bu yazı bol fotoğraf içerir ,ama gözünüz gönlünüz de açılır.....memleketim alucra giresuna bağlı küçükück bir ilçedir..teoman abimin de memeleketidir ayrıyeten..son bir kaç seneye kadar çok da sevmezdim ama yaşın getirdiği bir halden midir anlamadım,kışa doğru bir "yaz gelse de köye gitsem dağlara bakarak otursam "hissiyatı doldurur içimi..gidince de dönüş gününü çekerim iple..alucra bazı kaynaklara göre ismini el-ücra dan almış..bence de en sıhhatlisi bu..oldukça ücra gerçektende..bu durumun avantajları oldukça fazla..bozulmamış,dejenere olmamış,organik bir ilçe..bir çok şey hala eski geleneksel yöntemlerle yapılır..onlardan biri de arıcılık...bu fotodaki de babam...elindeki arı da benim kovanımdan çıkan oğul arı...
sebzeler hayvan gübresiyle beslenir..kimyasalı alana aptal gözüyle bakılır...herşeyin tadını alabilirsiniz....süt inek kokar,keçi kokar....bal da buram buram polen kokar....
havuçlar bir elin parmağı gibi gelişir çorak toprağında....tadında kaynak sularının serinliği vardır..
çilekler yiyenin elinde kalır...olgunlaşması beklenmez...hele de çilek yemek için köye gitmeyi beklemişseniz kızarmasına sabrınız kalmaz....
yağan deli yağmura semaverde fokurdayan çay eşlik eder....kızınız ıslanmanın tadını çıkarır...zira köyde yasak yoktur,yağmura çamura...
bahçedeki havuz (sulama için tabi,orda yüzmak cesaret ister..) suyla oynamak için bahanedir ,"kovamı yıkıyordum"a.....
köyde yasak yoktur ya ...boyu nerdeyse insan boyuna denk çoban köpekleriyle oynamak da serbesttir dedenin korumaalığında...
bolca bulunan sopalar çubuklar bir ay boyunca elden düşmez,kah toprak eşilir,kah at yapılıp sürülür....minnoş da nasibini alır bu çubuklardan,dürtmelerden...
torun torba hep bir arada dedenin başı şişirilir....
cesareti büyük cismi küçük olan hep en yakındır hayvanlara...
gün geçmez ki bizim arılar oğul atar (bal yapmaz bu duurmda...) onları ağaçtan daldan almak makineye çekmek hep bir eğlencedir...
rabbimin mucizelerine nimetlerine ilk elden şahit olursunuz....şükredersiniz...
(sarı sarı görünenler polenlerdir,bala o eşsiz aromayı veren..)
pusetinde uyumayan oğlunuz el arabasına doyamaz,en derin ve lezzeti uykular karadeniz aklıyla bölünmeden devam eder,sivrilere kara sineklere arılara bulunan doğal çözümlerle...
çilekler bebeğin bile ilgisini çeker.....elde ezilir,tadılır...
en güzel yeğen fotoları da ikindi vakti çekilir...ışığın en doygun anlarında....
iki kuzen sessiz sedasız gidip evin yanındaki kırana çıkarlar...anne de onları bir güzel şipşaklar...
güneş ve ay bu manzaraya doğar her gün ve her gece...
mor ayakkabılar uyumludur her a"na....
yaylaya çıkılır,aslı babasıyla at sırtında...yusuf ise çarşaftan bozma slingiyle anne kucağında....gidiş dönüş 3 saati aşar...anne 2 gün kendine gelemez...ama soludukları o hava ve aldıkları o doyum değmiştir o sızıya...
işte bizim o küçük köyümüz...pek karadenize benzemez,yeşillik azdır ama havası ve suyu eşsizdir...
bahçe renkleri usta ressamın büyüklüğünü tekrar tekrar fikrettirir...
kim bu güzel çiçek topunun soğana ait olduğunu anlar ki ilk bakışta...
ya bu sarı çiçek topunun dereotuna ait olduğunu....
gün güzüne yaklaşmıştır...kızarır yer gök....
yaz bitti,tatil bitti,ben ise çektiğim fotoğraflara bakarak hala o günlerde buluyorum kendimi....ilk defa bu yaz,bizim köyün o güzelim serin havası aslıya dokundu,ishal-kusma ve sürekli huysuzlukla geçti bir ay..halbuki ramazan bayramını da orda geçirecektik planda..evdeki hesabımız uymadı köye...erken döndük....orda yaptığım tek kayda değer (cidden kayda geçti yani) iş fotoğraf çekmekti..artık ne olursa....börtü böcek,bu seneki zerzevatın hali,yaşlılar,dedemin eski evi,birgün belki de bana düşecek olan tarlalar (hanımağa)...bol bol da çocuklar ve yeğenler...seneye alucraya tayin isteği,arıcılık yapmak,tarımla uğraşmak..ve ciddi ciddi öğrencilerime eğilmek....inşallah tayin olursak diye kurulan hayaller.... hayaller.......
oğul balımın bir parçasının bir talihlisi olacak,kısmetse görüşürsek...adı deli bal değil ama,şifalıdır tadanlara....
Yorumlar
gittimmm geldimm taa oralara...
mor ayakkabılar ve kıran fotoları bitirdi beni:)
yüreğinize sağlık...
ayrıca çokkk güzell yorumlamışsınız fotoları...
kareleri dondurmak kadar bu da bir hüner enn kallavisinden:))
takipteyim bundan böyle...
bende beklerim sayfama...
uzun ömürler kuzucuklara...
sevgilerimle...
Kırgınım çok.. önceki olaya, ardından olanlara...
deli anacım,bir insana kırılmak,onun için bir duygu beslemek kalbinde yer etmesi demek önemsediğin anlama gelir..öyle olki nötr olsun ,kalbinde de yeri olmasın..öfke de yer eder,kin de..onu umursamadığını unutup affederek gösterirsin..
ha bu arada bütün yollar selimiyeye çıkıyor galiba..bir eğitimimiz var tarım meslek lisesinde..kısmetse..
görüşme de önemli değil kalben birliktelik daha mühim bence..sen içini ferah tut,nasipte varsa olur zaten..vesselam...
maşallah.
Özenen anne Çiğdem
anasayfanda aşağıya doğru ilerlerken yazıyı okumadan direkt resimlere bakıyodum..arıları görünce dedimki "hımm benim babam da arıcıydı.." sonra diğer resimlere ve köyün resmine bakınca da "ne kadar da bizim oralara benziyor karadenizli galiba" dedim..yazıyı baştan okudumki ne göreyim:ALUCRA!
Hemşoooooo:))