Pazar Yürüyüşü 2
Aslında bugüne oldukça stresli sinirli başlayıp olanca gerilimimi Mustafa'dan çıkaracaktım ama,çok şükür ki zorla ve geç olsa da ikinci kez yapılmış olmakla klasikleşmeye doğru giden başka bir yazı konusu çıktı ortaya...Sevgili eşim (heyt be,çok özenti olduğumu hissettim burda) beni bir çok konuda desteklemesine rağmen acısını da bir şekilde çıkarır...Misal,dün tübitak projemiz için gün boyu okulda,resmen amele gibi alçı döküp materyal hazırladık,ayakta durmaktan belim tutuldu..Ama akşam sanki ben gezmeden gelmişim gibi çocukların topunu atıverdi üstüme...Zaten Yusuf bey benim tiryakim,ne olursa benim elimden olmalı,en çok kullandığı kelime dut,meyve değil tabi.elimden dut,suya çişe,zıplamaya,sırta almaya,huba huba yaptırmaya illa ki partneri ben olacağım...Aslı mazlumları oynuyor,erken ergenlik modunda,zavallım..Hep bana bağırıyorsun,kızıyorsun,benimle oynamıyorsun,diye yaygara koparmakla kaleyi içten çökertiyor..Dışardan pelte gibiyim,hepten yığılıyorum yani...Uykuya geçmeleri de