Beşinci ve Altıncı Gün

 Dün yazmayı gece yarısına bırakınca unutuvermişim, hepsi bir arada olsun bugün. Belki de yazılacak bir şey yoktu fazlaca, ondan yazamadım. Aslı sabah iyi değilim deyince okula gitmedi, Yusuf da onun sayesinde evde kaldı. Önemli bir şey yoktu ama onun hastayım deyişi bile beni de hasta hissettirdi. Tüm gün mayışık halde geçti. Bugün ise dinamiktim oldukça. Evi toplayıp süpürdüm, öğlen için çorba yaptım, herkes yemeğini yiyince de parka ve pazara gittik bebeklerle. Parkta yorulunca pusetlerinde uyudular, ben de rahatça alışverişi tamamladım.

Pazar çok kurnazlıkların döndüğü bir yer. Köy yumurtası diye çiftliklerden gelen koli koli yumurta tezgah altında müşteri bekliyor. Bütün köy tezgahlarını dolaşıp en az yumurta satan teyzeden aldım yumurtalarımı. Sordum ekstradan yem veriyor musun diye yok dedi. Artık çok da sorgulayacak durumum yoktu, aldım gitti. Haftada 20-25 yumurta birikiyormuş. Sütü de kendi yetiştirdiğinden yem veren bir teyzeden sabah almıştık, 8 kilo bile zor yetiyor bize. Onu da mayalamıştım zaten. Nihayet kış sebzelerine geçiş yaptık, ilk pırasayı pişirdim bugün. Kalmadı bile. Genelde tek çeşit yemek oluyor bizde. Yanına da yoğurt yada salata koyuyorum sofraya. İki veya daha fazla çeşit olursa bizimkiler çabuk doyduğundan ya yenmiyor yada yarım kalıyor. Tek yapınca hepsi bitiyor.

Pazar eşyaları ile bebekleri pusetle taşıdım yol boyunca. Yokuş çıkarken fazla zorlanmamıştım ama şimdi hissettiriyor yorgunluğu. Spor niyetine deyip yürüdüm işte. Şimdi de çocukları bıraktım babalarına, kendi odama çekildim, biraz dizi izlerim yada dolanırım nette. Ve dünden beri çay içmedim, acaip çaysadım, birazdan koca bir demlik doldurmalıyım...Vesselam..

Yorumlar

hüznün tadı dedi ki…
Tek çeşit yemek en iyisi aslında. Her gün taze taze pişer ve herkes yer. Bizim evde çok yemek seçildiği için işim zor biraz. Her akşam bir sonraki günü düşünüyorum. Ne yenecek? Diye. Karar verince rahatlıyorum.
Ayşe'nin Kozası dedi ki…
Köylü pazarına gitmiyorum artık fazlasıyla dolandırıldığımdan, bir tavuğum olsa diye çok istiyorum, yoğurt mayalamayı öğrendim burada, hep taş gibi yoğurtlarım, tarifini anlatacağım sana planların gerçekleştiği bir günde..
pinus dedi ki…
Sevgili Hüznün Tadı; ben artık zorla da olsa yemelerini istiyorum. Yoksa çocuklara kalsa hepsi farklı seviyor, ama bazen ortak nokta buluyorum, misal kız kuru fasülyeyi sever, oğlan da içinde varsa etleri seçer yer, bebekler de ezersek yerler gibi...

Ayşecim, yoğurtlarım da benim gibi ayran gönüllü...Azıcık kaşıklasam sıvı hale dönüşüyor. Çok isterim taş gibi yoğurdum olsun...

Bu blogdaki popüler yayınlar

B

Yeniden Başlayabilmek

evli evine,köylü köyüne...